İman ve Küfür Müvazeneleri

İman ve Küfür Müvazeneleri, Kalbe Farisî olarak tahattur eden bir münacat, 89. sayfadasınız.

4. Biri gör; başkaları her vakit görünmüyorlar, zevâl perdesinde saklanıyorlar.
5. Biri bil; marifetine yardım etmeyen başka bilmekler faidesizdir.
6. Biri söyle; Ona ait olmayan sözler mâlâyâni sayılabilir.
نَعَمْ صَدَقْتَ اَىْ جَامِى * هُوَ الْمَطْلُوبُ * هُوَ الْمَحْبُوب ُ * هُوَ الْمَقْصُودُ * هُوَ الْمَعْبُودُ
Evet, Câmi', pek doğru söyledin. Hakikî mahbub, hakikî matlub, hakikî maksud, hakikî mâbud yalnız Odur.
كِه "لاَ اِلٰهَ اِلاَّ هُو" بَرَابَرْ مِيذَنَدْ عَالَمْ
Çünkü bu âlem, bütün mevcudatıyla, muhtelif dilleriyle, ayrı ayrı nağamâtıyla, zikr-i İlâhînin halka-i kübrâsında beraber لاَ اِلٰهَ اِلاَّ هُو 1 der, vahdâniyete şehadet eder. لاَ اُحِبُّ اْلاٰفِلِينَ 2'in açtığı yaraya merhem sürüyor ve alâkayı kestiği mecazî mahbuplara bedel bir Mahbub-u Lâyezâlîyi gösteriyor.
ba

4. Biri gör; başkaları her vakit görünmüyorlar, zevâl perdesinde saklanıyorlar. 5. Biri bil; marifetine yardım etmeyen başka bilmekler faidesizdir. 6. Biri söyle; Ona ait olmayan sözler mâlâyâni sayılabilir. نَعَمْ صَدَقْتَ اَىْ جَامِى * هُوَ الْمَطْلُوبُ * هُوَ الْمَحْبُوب ُ * هُوَ الْمَقْصُودُ * هُوَ الْمَعْبُودُ Evet, Câmi', pek doğru söyledin. Hakikî mahbub, hakikî matlub, hakikî maksud, hakikî mâbud yalnız Odur. كِه "لاَ اِلٰهَ اِلاَّ هُو" بَرَابَرْ مِيذَنَدْ عَالَمْ Çünkü bu âlem, bütün mevcudatıyla, muhtelif dilleriyle, ayrı ayrı nağamâtıyla, zikr-i İlâhînin halka-i kübrâsında beraber لاَ اِلٰهَ اِلاَّ هُو 1 der, vahdâniyete şehadet eder. لاَ اُحِبُّ اْلاٰفِلِينَ 2'in açtığı yaraya merhem sürüyor ve alâkayı kestiği mecazî mahbuplara bedel bir Mahbub-u Lâyezâlîyi gösteriyor. ba