İşarat'ül İ'caz, Temsilin yerleri ve tesiri, 387. sayfadasınız.

câzip olur. Kin ve adavetin izalesi, gazap ateşinin sönmesi, zor düğümlerin çözülmesi daha kolay olur ve hoş bir teanuk husule gelir.
"Eğer o mânâ vaaz u nasihat ise, temsil sayesinde sadra en güzel şifa, fikre en güzel davetçi, ikaz ve zecirde en beliğ olur. Sis perdesini çabuk izale ederek gayeyi gösterir. Hastalığa, intikam illetine iyi gelir ve hastaya şifa verir.
"Evet, fenn-i kelâm ve aksamını teemmül eder ve bab ve şubelerini tetebbu edersen, hükmün böyle olduğunu görürsün."
(Abdulkâhir Cürcanî)
* * *
Bu gelen âyetlerdeki delâil-i i'câz ve esrar-ı belâgatin, gelecek mukaddime ile münasebetleri olduğu için, onları burada zikrediyoruz.
1. Medih makamındaki temsile misâl: Sahabenin vasfı hakkında Kur'ân-ı Kerîm şöyle buyuruyor:
وَمَثَلُهُمْ فِى اْلاِنْجِيلِ كَزَرْعٍ اَخْرَجَ شَطْئَهُ فَاٰزَرَهُ فَاسْتَغْلَظَ فَاستَوٰى عَلٰى سُوقِهِ يُعْجِبُ الزُّرَّاعَ 1
ve diğer emsâlini buna kıyas et.
2. Zem makamındaki misâller:
فَمَثَلُهُ كَمَثَلِ الْكَلْبِ اِنْ تَحْمِلْ عَلَيْهِ يَلْهَثْ اَوْ تَتْرُكْهُ يَلْهَثْ 2
ve
مَثَلُ الَّذِينَ حُمِّلُوا التَّوْرٰيةَ ثُمَّ لَمْ يَحْمِلُوهَا كَمَثَلِ الْحِمَارِ يَحْمِلُ اَسْفَارًا 3
ve
اِنَّا جَعَلْنَا فِۤى اَعْنَاقِهِمْ اَغْلاَلاً فَهِىَ اِلَى اْلاَذْقَانِ فَهُمْ مُقْمَحُونَ 4
ve diğer âyetleri bunlara kıyas et.

câzip olur. Kin ve adavetin izalesi, gazap ateşinin sönmesi, zor düğümlerin çözülmesi daha kolay olur ve hoş bir teanuk husule gelir. "Eğer o mânâ vaaz u nasihat ise, temsil sayesinde sadra en güzel şifa, fikre en güzel davetçi, ikaz ve zecirde en beliğ olur. Sis perdesini çabuk izale ederek gayeyi gösterir. Hastalığa, intikam illetine iyi gelir ve hastaya şifa verir. "Evet, fenn-i kelâm ve aksamını teemmül eder ve bab ve şubelerini tetebbu edersen, hükmün böyle olduğunu görürsün." (Abdulkâhir Cürcanî) * * * Bu gelen âyetlerdeki delâil-i i'câz ve esrar-ı belâgatin, gelecek mukaddime ile münasebetleri olduğu için, onları burada zikrediyoruz. 1. Medih makamındaki temsile misâl: Sahabenin vasfı hakkında Kur'ân-ı Kerîm şöyle buyuruyor: وَمَثَلُهُمْ فِى اْلاِنْجِيلِ كَزَرْعٍ اَخْرَجَ شَطْئَهُ فَاٰزَرَهُ فَاسْتَغْلَظَ فَاستَوٰى عَلٰى سُوقِهِ يُعْجِبُ الزُّرَّاعَ 1 ve diğer emsâlini buna kıyas et. 2. Zem makamındaki misâller: فَمَثَلُهُ كَمَثَلِ الْكَلْبِ اِنْ تَحْمِلْ عَلَيْهِ يَلْهَثْ اَوْ تَتْرُكْهُ يَلْهَثْ 2 ve مَثَلُ الَّذِينَ حُمِّلُوا التَّوْرٰيةَ ثُمَّ لَمْ يَحْمِلُوهَا كَمَثَلِ الْحِمَارِ يَحْمِلُ اَسْفَارًا 3 ve اِنَّا جَعَلْنَا فِۤى اَعْنَاقِهِمْ اَغْلاَلاً فَهِىَ اِلَى اْلاَذْقَانِ فَهُمْ مُقْمَحُونَ 4 ve diğer âyetleri bunlara kıyas et.