Eski Said'den Yeni Said'e Geçerken Bediüzzaman'ın Siyaset Vurgusu Neden Değişti?

Siyaseti 'güncelin içinde boğulmadan' konuşan program Cam Kulübeden'in ilk bölümünde siyasetin tanımı, önemi ve siyasi tartışmaların gerekliliği tefekkür edildi. Doç. Dr. Ahmet Yıldız ve tarihçi Mehmet Akif Memmi'nin birlikte hazırlayıp sundukları programda Bediüzzaman'ın siyasete bakışındaki paradigma değişimi de ele alındı.

Batı'da feodalite ile başlayıp aydınlanma süreciyle ulus-devletler düzeyindeki en ileri boyutlarını ortaya koyan sekülerleşme sürecinin, Bediüzzaman tarafından, özellikle Yeni Said döneminde, daha çok itikadî alana yönelik bir tehdit içerdiğinin farkedildiğini belirten Yıldız; bu noktadan sonra Bediüzzaman'ın "mü'minlerin inanç dünyasının Kur'an'ın ve hadislerin belirlediğini çerçeve içinde belirlenmesi ve böyle de kalması" konusunun merkeze aldığını ifade etti.

Tarihsel ve devletsel duruma bakıldığında siyasetin öncelikli bir mesele olarak görüldüğünü, ancak varoluşsal düzeyde ve itikadî anlamda siyasetin böyle bir önceliğe sahip olmadığını belirten Yıldız; aslında siyasetin insan dünyasında tuttuğu yerin bu açıdan bir anomali olduğunu ve Bediüzzaman'ın da Yeni Said döneminde mü'minin asıl gündemine yoğunlaştığını sözlerine ekledi.

Tüm Haberler

Tümü için tıklayın...