Nefis İkna Edilebilir mi?

Nefis ikna edilebilir mi?

"İçinden bir ses de diyor ki: 'Bu kadar kaçacağına git, özür dile, rahat et. Hem ne biliyorsun, belki seni affeder?' Gerçekten, vicdanını dinlediğin zaman gidip özür diliyorsun ve 'Oh be! Allah razı olsun!' diyorsun. İnat ettiren şey bile, yani nefis bile rahat ediyor, teşekkür ediyor."

Her hafta TV111 ekranlarında izleyicisiyle buluşan ve Risale metinlerini farklı açılardan irdeleyen Holografik Bakış'ta bu hafta, Zübeyir Tercan ve Abdurreşid Şahin, İkinci Söz'den hareketle 'nefsin nasıl terbiye edilebileceği' üzerine konuştular.

Mezkûr metinde geçen;

"Sonra döner, öteki adama rast gelir. Halini anlar. Ona der: 'Yahu, sen divane olmuşsun. Batnındaki çirkinlikler zahirine aksetmiş olmalı ki, gülmeyi ağlamak, terhisâtı soymak ve talan etmek tevehhüm etmişsin.Aklını başına al, kalbini temizle—ta şu musibetli perde senin nazarından kalksın, hakikati görebilesin. Zira nihayet derecede âdil, merhametkâr, raiyetperver, muktedir, intizam perver, müşfik bir melikin memleketi, hem bu derece göz önünde âsâr-ı terakkiyat ve kemâlât gösteren bir memleket, senin vehminin gösterdiği surette olamaz.'"

cümlelerini analiz eden ikili; buradaki iki kişinin 'kalp ve nefis' veya 'vicdan ve nefis' şeklinde (onların sembolleştirilmesi şeklinde) olduğu düşünülürse insanın manevî terbiyesi ve nefsin tezkiyesi anlamında şu derslerin çıkarılabileceğini söylediler:

"Gerçekten insanın dünyasında böyle bir çatışma yaşanıyor.  İçeriden bir ses 'Boşveeer!' falan diyor. Veya kendini uyuşturuyor. Ötekisi diyor ki: 'Yanlış yapıyorsun! Bunu yapma!' Sonra o vicdanın (aklı eline alan vicdanın) emrine tâbi olduğun zaman rahat ediyorsun. Bir nevi nefis de 'Allah senden razı olsun. İyi ki beni bu ızdırabın içinden çekip aldın!' diye teşekkür ediyor. Mesela; bir yanlış yapıyorsun, özür dilemen gerekiyor. Nefis diyor ki: 'Özür dilemem!' İnat ediyor.

Ama inat ettikçe de rahatsızlık yaşıyor. Yanlış yaptığı kişiye karşı mahcubiyet hissediyor.  Sürekli bir azap hali yaşıyor. Görmek istemiyor, kaçıyor. İçinden bir ses de diyor ki: 'Bu kadar kaçacağına git, özür dile, rahat et. Hem ne biliyorsun, belki seni affeder?' Gerçekten, vicdanını dinlediğin zaman gidip özür diliyorsun ve 'Oh be! Allah razı olsun!' diyorsun. İnat ettiren şey bile, yani nefis bile rahat ediyor, teşekkür ediyor. Demek ki, nefsi dahi ikna edebilecek bir şefkat dili kullanılabilir ve kullanmalıyız." 

Tüm Haberler

Tümü için tıklayın...