Uhuvveti Sarsan Üç Tehlike!

Uhuvveti Sarsan Üç Tehlike!

Bediüzzaman'ın üçlü tasnifi, bizi tefrikaya düşürebilecek hususların 'sadece siyasetten ibaret olmadığını' gösteriyor.

TV111 ekranlarında izleyicisiyle buluşan, hukukçu Ahmet Özkılınç ve yazar Metin Karabaşoğlu'nun hazırlayıp sunduğu Bediüzzaman'dan Mektup Var programında her hafta Bediüzzaman'ın bir mektubu, geçmişten günümüze izleri ve yansımaları da takip edilerek analizlere tâbi tutuluyor.

Bu hafta da, Kastamonu Lahikası'nda geçen bir mektubu analiz eden ikili, ilgili mektupta geçen; "Sakın, sakın, dünya cereyanları, hususan siyaset cereyanları ve bilhassa harice bakan cereyanlar sizi tefrikaya atmasın..." cümlesini analiz ederken, yapılan üçlü tasnife dair ilginç tesbitlerde bulundular.

Bizde 'dünya cereyanları' denildiği anda akla gelen ilk şeyin 'siyaset' olduğuna dikkat çeken Karabaşoğlu; halbuki burada, metnin devamında 'hususan siyaset cereyanları' denilmesiyle dünya cereyanları ile kastedilenin yalnız siyaset olmadığına vurgu yapıldığını ifade etti. Ekonomi gibi, sosyoloji gibi, ekoloji gibi daha pekçok dalda 'dünya cereyanları' olabileceğine dikkat çeken Karabaşoğlu; sadece dünyaya ve dünya kazanımına nazar eden her akımın bu kategoriye sokulabileceğini dile getirdi.

Bu noktada Bediüzzaman'ın 'hususan siyaset cereyanları' demesinin hikmetli olduğunu belirten Karabaşoğlu; bunun içinde de 'harice bakan cereyanlar' demekle bir alan daha açtığını; siyasetin de daha dışa dönük, daha bizden bağımsız ve belki uçları yabancıların ellerinde yanlarına vurgu yaparak müminleri tefrikaya düşürebilecek hususları böyle bir tasnifle bize sunduğuna dikkatleri çekti.

 

Tüm Haberler

Tümü için tıklayın...